Kartal Mutlu Son-Masöz Bayan Esra

Kartal Mutlu Son-Masöz Bayan Esra

Kartal Mutlu Son-Masöz Bayan Esra 1616’da Paris Parlamentosu’nun dava ettiği zavallı kızın şeytanın atınkini çağrıştıran organını tanım ederken harcadığı çabayı ve süreı ancak hayal edebiliriz: “İçime girdiğinde buz benzer biçimde soğuktu ve buz benzer biçimde soğuk menisini boşalttı, çıkarken de içimi kor benzer biçimde yaktı.” 1594’te Aquitaine Parlamentosu’nda davası görülen başka bir kız da kendisinin keçiye sunulmuş olduğu bir toplu sekse katılmış olduğunı söylemiş oldu: Keçi onu gelini olarak alıp civardaki bir koruluğa götürdü ve onu yere yatırıp içine girdi. Fakat kız bu ilişkiden hiç haz almadığını, çünkü oldukca keskin bir acı ve keçinin buz şeklinde soğuk menisinin dehşetini hissettiğini söyledi.

Anlaşılan şeytan kendini herhangi bir hayvan yada böcek kılığına sokabiliyordu fakat çoğu demonolog onun keçiye eğilimli olduğu noktasında hemfikirdi. “Keçilerin ağza alınmaz şehvet düşkünlüğü meşhurdur, ” diye yazıyor Rémy, “ve şeytanın asıl derdi takipçilerini en büyük cinsel aşırılıklara itmektir.” Ne var ki keçi, insanları “tiksinç muzırlıklara” sürüklemeye oldukça “uygun” bir hayvan olmanın ötesine geçiyordu. Şeytanın keçiyle ilişkilendirilmesi Avrupa toplumunun özünde yatan bir nefret damarını besliyordu: Bu hayvan onlara boynuzlu Yahudileri de hatırlatıyordu. [80] Yahudilerin ortaasırda karalanıp katledilmesi Erken modern dönemdeki cadı avcılığına da zemin hazırlamıştı. Yahudilerin dünyadaki belaların günah keçisi olarak görülmesi, cadı avı çılgınlığı başladığında topluma esasen yerleşmişti. Halkın inanışına bakılırsa Yahudi ritüellerinde Hıristiyan çocukların kanı dökülüyor ve Yahudiler veba salgınlarına yol açıyorlardı.

Kartal Mutlu Son-Masöz Bayan Esra

Kartal Mutlu Son-Masöz Bayan Esra Devrin resimlerinde Yahudiler keçiler şeklinde boynuzlu, darmadağın sakallı ve kuyruklu betimleniyordu. Her ne kadar Yahudiler her zaman keçi olarak resmedilmediyseler de çoğunlukla keçileri sürerken veya keçilerin sırtına ters oturmuş biçimde gösteriliyorlardı. Viyana’da Yahudiler dışarıya kafalarında keçi boynuzlarını çağrıştıran sivri şapkalarla çıkmaya zorlanıyorlardı. 13. Yüzyıl Fransa’sında III. Philip, Yahudilere geleneksel Yahudi rozetine boynuzlu bir figür eklemelerini şart koşmuştu. Hem Yahudilerin hem de keçilerin, şeytanın kirli kokusuna haiz oldukları söyleniyordu ve Yahudiler ile keçiler seks avcıları olarak “biliniyorlardı”.

Yahudiler ve cadılar şeytanla işbirliği yaptıklarından, cadı avcıları ortalıkta avlanacak çok fazla Yahudi olmadığı vakit bile Yahudilerin peşindeydiler. Dahası, ortaçağ yasaları Yahudiler ile Hıristiyanlar arasında cinsel ilişkiyi suç sayıyordu. İngiltere’de, Yahudilerle sex yapmak zındıklıktı, eşcinsellik ve hayvanlarla seks yapmakla aynı suç kategorisinde yer alıyordu. Yahudilerin Fransa’dan kovulmasından asırlar sonra de Lancre onları şeytanın himayesi altında kötülük yapmakla kabahatladı: “Her türlü laneti hak ediyorlar, tüm ilahi ve insani yücelikleri yerle bir ettikleri için cezalandırılmaya ve en büyük işkenceleri çekmeye layıklar.